19 Kasım 2009 Perşembe

Kocaman Yürekli Küçük Kız

İnsan hayatında ne çok şeye tanık oluyor.Biz de kahve kokan molalarınızın arka sokağıyız.Toplam beş-altı kişicikten oluşan küçücük bir aile.Sayısıyla karşılaştırılmayacak kadar büyük düşlerimiz var ama hepimizin.En küçüğümüzün koskocaman bir sevda hikayesi oluverdi öyle damdan düşer gibi.Bilseniz ne çok heyecanlandım bu hikayeye tanıklığımda.O ne güzel bir telaş,ne tatlı bir heyecandı sormayın.Zaten anlatamam kurduğum cümleler duygularını ve yaşadıklarını anlatamaz ve hepsi birden küser sonra diye korkarım.
Herşey birdenbire oldu o meşhur şiirdeki gibi.Neyse beklenen adam nihayet geldi kafeye.Topu-topu birkaç gündür uğramamıştı aslında.Ama karakız için bir ömür gibiydi.Bir anda sanki bir ateş topuna döndü yüreciği...Kararı kesindi,bu duyguyu daha fazla yüreğinde saklamayıp gidip konuşacaktı açık,açık.Tamda dediği gibi yaptı. Kafamı gittiği yöne çevirdiğimde esas erkeğin masasındaydı, bizim esaslı küçük kız.Kalbim daraldı bir an.Ama sonra çok gurur duydum cesaretiyle.İzlemedim daha sonrasını ama yüreğinin göstergeleri yüzüne yansımıştı.Kapkara gözleri birden sönmüştü sanki.Nereye gitti o parlaklığı hemencik.
Kaç gündür kurduğu düşlerinin hepsi birbirinin altında kalmıştı çok belliydi.Hemen konuşamadık "esas erkek" kafedeydi hala üstelik severim kendisini.Aslında O'nun da söylediği öyle yıkım yaratacak şeyler değildi ama olsun istediği cevabı alamamıştı küçücüğümüz.Aşkı karşılıksız çıkmıştı işte hepsi buydu O'na göre.
Artık felaket tellalları kahve kokularımızın üzerine oturmuşlardı sanki.Ortalık hüzün kokuyordu.Ne desem gözlerini parlatmaya yetmiyordu.O'nun böyle sevgi dolu halleri farkında olmadan beni kendimle yüzleştirdi nasıl olduysa...Oysa benimde çok beğendiklerim,hatta için için sevdasını çektiğimi düşündüklerim oldu.Ama ben hiçbirinde gidip de söyleyemedim yüreğimde yaşadıklarımı.Ne acı değil mi?Üstünden bir sürü zaman geçiyor bir gün küçük kara bir kız ortaya çıkıyor (Alaattin'in lambasından falan da değil).Kocaman bir yürek ellerinin arasında olabildiğince tertemiz.Geliyor gözlerini gözlerine dikip bırakıyor o kacaman yüreği masanın ortasına"yüreği olan alsın der gibi".Tam da o zaman başlıyor yürek telaşın,bir hesaplaşmadır başlıyor sonu türlü tutmayan.
İşte böyle bir gündü. Yaşadığımız herkesinkine benzeyen ama hiç kimseninkiyle benzemeyen.Gün ışığına çıktı kabuk tutan ve tut(a)mayan yaralarım.Yaşam sormuyor hesaplaşmaya hazır olup olmadığını orta yerinde buluveriyor insan kendini.Biz de öyle olduk işte.Heyecanlı,canlı,duygu dolu bir gün yaşadık ve sanırım hepimiz kapanmayan sayfaları karıştırdık gücümüz yettiğince.İnanın O'nun sayesinde oldu.Çünkü biz farkındalık özelliğimizi kenara koymuştuk.Çünkü onunla yaşamak çok zor da ondan.Ama çıkardık tozlu kılıfından,birden acil ihtiyaç hali oldu da ondan.
Sizler nasıl yaşadınız bil(e)mem!ama sevdiklerimi söyleyemediğime ve bu kadar cesur görünüp bu kadar korkak olduğuma çok pişmanım.Ayrıca sevmediklerime de söyle(ye)mediğim için bir sürü pişmanlığım var.Ama son derste gördük ki,üzerimizdeki ölü toprağını bir an önce silkeleyip eski hesaplara takılmadan yüzümüzü güneşe,yüreğimizi de insana çevirme vakti bir kez daha.Üstelik bu kez eskisinden daha sade ve daha cesur olarak. Başarabiliriz biliyorum ve inanıyorum Karakız gibi...
Teşekkür ederim karagözlü küçümen.Şimdilik son ders senden.Kimbilir daha neler görecek ve neler öğreneceğiz?
Selam olsun yüreğini elleri arasında dilediği yere götürebilenlere.Selam olsun sevip söyle(ye)mediklerime.Karagözlerinin parıltısı hiç sönmesin Küçümenimiz....Asıl sana selam olsun.


2 yorum:

  1. Öncelikle benim için bu duygu yüklü kelimelerin için sonsuz teşekkürler.O kadar etkileyici yazmışsın ki her okuduğum kelime için damla damla gözyaşına boğuldum.o kadar güzel şeyler yazmışsin ki hem hüzünlendim hem duygulandım hem sevindim.evet dediğin gibi cesaretti o sözcükleri hoşlandığım insana söylemek ama sizi tanıdıktan sonra cesaretlendim çünkü bana öyle güzel şeyler öğrettiniz ki kendime olan özgüvenimi kazandım.ben çok şeyi sizde gördüm öğrendim mücadele etmeyi,sevmeyi,cesareti,fedakarlığı vb.sizin benim için çok farklı yeriniz var sizi ailem olarak gördüm iyiki tanıdım çevremdeki insanların sizin için mükemmel iyi bir kişiliğe sahip dediklerinde ben dahada grurlandım böyle bir şefim ve dostum olduğu için.evet cesaret edip söyledim ama o an beklemediğim cevabı alınca umut kırıntılarımın bittiğini düşündüm fakat siz öyle yüreklendirdiniz ki halen bir umut var bende.belki bir gün gelir diye...sizi çok seviyorum sayın fatma bayko.hoşçakalın

    YanıtlaSil
  2. fatoş ablacığım seni o kadar çok seviyorum ki anlatamam.sen bana hayata tutunmayı öğrettin.her geçen günüm için bir şeyler öğrettin.bana değer verdin.beni sevdin.hakkını ödeyemem.bir anne kadar değerli ve mükemmel, eşsizsin.seni asla kaybetmek istemiyorum yaşama sevincim oldun.sen hep gülmeyi ve mutluluğu hakediyorsun.herkesin mutluluğu için uğraş veriyorsun.seni annem kadar çok seviyorum.daima yüzün hep gülsün o masum gülüşünü hiç kaybetme.bugün bayram için gittin 2 gün bana çok uzun zaman geliyor.o kadar sana bağlıyım ki bu zaman bana uzun geliyor ve o kapıdan çıkışın beni hüzünlendirdi.hiç ayrılmayalım olurmu canımın içi.küçüğün.....

    YanıtlaSil